ÇİĞDEM YILMAZ- Onlarca mimarın ve gönüllünün desteği ile depremzedeler için yapılan “tiny house”lar ile Hatay Kuzeytepe Mahallesi’ne yüz hanelik ekolojik köy yapıldı. Altyapı çalışmalarının yüzde 70’i tamamlanan köye, depremzedeler ay sonu taşınacak.
İç mimar Zülal Çakıcı (27), yaklaşık beş yıldır ‘tiny house’ (küçük ev) yapıyordu. Deprem haberini aldığı gün depremzedelere yardım edebilmek için ne yapabilirim diye düşününce en iyi bildiği şeyi, küçük evleri yapıp göndereceği bir proje başlatmak istedi. Hemen maliyet listesi çıkararak bunu diğer mimar arkadaşlarıyla paylaştı. Onlarca mimarın ve gönüllünün desteği ile depremin üçüncü gününden itibaren TÜYAP’ta kendilerine tahsis edilen bir salonda 7/24 imece usulü çalıştılar. Gönüllüler arasında tüm meslek grubundan insanlar bulunuyordu. İnşaat işçisinden mimarına, yoga eğitmeninden öğrencisine büyük bir dayanışma vardı. Gönüllülerle birlikte 15 metrekare büyüklüğünde, yalıtımı, mutfağı, banyosu ve mobilyası olan yüz minik ev tamamlandı. Yapılan bu evlere de Örnek Evler adı verildi. Tamamlanan yüz ev, geçen ay Hatay’ın Kuzeytepe Mahallesi’ne yüz aileye teslim edilmek üzere götürüldü. Altyapı çalışmalarının da yüzde 70’inin tamamlandığı Örnek Evler’e depremzedelerin ay sonu taşınması bekleniyor.
Dezavantajlıya öncelik
Yaptıkları evlerle ekolojik bir köy kurmayı planladıklarını söyleyen projenin mimarı Zülal Çakıcı, “Yüz evimizi Hatay’ın Kuzeytepe Mahallesi’ne yaklaşık bir ay önce götürdük. Yaklaşık bir aydır da buradaki altyapı çalışmalarımız sürüyor. Elektrik, su, internet gibi. Bu ay sonu bu evlere, eşini kaybeden çocuklu anneler, hamile veya yeni doğan çocuğu olan aileler, yaşlılar, depremde ampute olmuş bireyi olan aileler gibi dezavantajlı gruplar yerleştirilecek. Buradaki Örnek Evler kalıcı ve ömürlük. Ekolojik olarak planlığımız bu köyde, 30 blok daha yapılacak ve bloklarda sosyal tesis, mescit, çocuk oyun evi, kiler, dükkanlar (üretilen gıdaların satışı için), çamaşırhane, sağlık merkezi, kütüphane, atölyeler, kümes, ağıl, çoban evi, misafirhane, ortak bahçe ile bireysel ve ortak tarım alanı planlanıyoruz. Amacımız, yerel ve ortak üretim ile toplumun kendi kendini beslediği, özellikle geleceğimiz olan çocukları tekrar hayata bağlayabildiği, yaşadığı travmadan sosyal faaliyetler, doğa ve rehabilitasyon desteği ile iyileşebildiği bir yer kurmak” diye konuştu.